![]() |
Kaderin Hikayesi
Uzun zaman once bir ulke varmis refah icinde yasayan... Ulkenin
refah icerisinde yasamasinin sebebi iyi yurekli, durust krali imis.
Kral zaman zaman tebdili kiyafet ulkeyi dolasir, halkinin dertlerini dinler, sorunlara
cozum bulurmus. Gene boyle bir gunde kral dolasirken, yolu dag basinda bir gol kenarina
dusmus. Golun kenarindaki agacin dibine cokmus aksakalli bir dede, bir elinde bir kese,
digerinde bir kese. Birinden bir tas alip, digerinden aldigi tasa baglayip gole atiyormus.
Bu ise epey bir sure devam etmis ve nihayet bittiginde, dede yoluna gitmek uzere ayaga
kalkmis ve kralla goz goze gelmis, Kral dedeye sormus, "Dede butun bir gun seni
izledim, sen ne is yaparsin anlayamadim!" demis. Dede kralin sorusunu soyle
cevaplamis, "Oglum ben insanlarin kaderlerini birbirine baglarim." , "Peki
en son kimin kaderini birbirine bagladin?" diye somus Kral, "Kralin guzel kizi
ile usagi Ahmet' in kaderini bagladim." demis aksakalli dede, Kral bu cevabi alinca
dunyasi kararmis. Bir yanda guzeller guzeli akpak biricik kizi, ulkenin prensesi,diger
yanda olmamis oglu kadar sevdigi zenci usagi Ahmet. Ne yaparim? Nasil eder de Ahmet' e bir
zarar vermeden bu kaderi bozarim diye dusunerek, sarayin yolunu tutmus. Saraya gidince
hemen sevgili usagi Ahmet' i huzuruna cagirmis ve ona, "Oglum Ahmet sana bir mektup
verecegim, bu mektubu alacak ve Gunes' e gotureceksin!" demis, Krala sorgu sual
edilmez. Bicare Ahmet mektubu ve yollugunu alarak dusmus bilinmez yollara, dusmus ki ne
dusmek. Babasi kadar sevdigi Kral' i ona bir gorev vermis ve o bu gorevi yerine getirmeli,
ama nasil? Gunlerce dere tepe demeden yol gitmis.Nihayet yorgunluktan bitkin halde iken
gordugu bir ulu agacin golgesinde dinlenmeye karar vermis ve uykuya dalmis, uyandiginda
bir de ne gorsun! Agacin az otesinde bir gol, o gol ki uzerine gunesin aksi vurmus!
"Kralimin dedigi Gunes bu olsa gerek" diyerek, uzerinde sadece kulotu kalincaya
kadar soyunarak atmis kendini gole. Dibe dogru yuzmus, yuzmus, yuzmus.... Taa dipte,
gunesin aksinin tukendigi yerde bir de ne gorsun! Sahane bir hazine sandigi, almis sandigi
cikmis, cikmis ama, Ahmet artik zenci degil bembeyaz bir Ahmet... Sadece kulotunun oldugu
bolge eski rengini tasiyor. "Var bu iste bir hikmet!" demis ve acmis sandigi.
Sandik gercek bir hazine sandigi, icinde bin bir turlu mucevherat ile birlikte uzerinde
‘Gunes' ten Kral' a’ yazan bir zarf. Ahmet ne yapacagini bilemez hale gelmis bir anda,
yeni rengi ve yasadiklari ile ulkesine donunce kimsenin kendisine inanmayacagini
dusunerek, ulkesine zengin bir tuccar kimligi ile donme karari almis. Donunce ulkesine,
dusleri bir bir gerceklesmis. Ulkesinin bu yeni durust ve yakisikli tuccari ile guzeller
guzeli kizini evlendirmeye karar verince Kral, dunyalar Ahmet' in olmus. Kral vermis
vermesine kizini zengin tuccara ama aklida bir yandan oglu gibi sevdigi vehic bir haber
alamadigi usagi Ahmet de imis. Gel zaman git zaman damadi ile birlikte bir ziyafet
yemeginde iken yere dusen bir catali almak icin egilince Ahmet, salvarinin kenarindan kaba
eti gozukmus... Bunu goren Kral gozlerine inanamamis. Yemek bitip te odasina cekilecek
iken herkes, koridorun sonuna illerleyen damadinin arkasindan seslenivermis Kral,
"Ahmet!" Ahmet seneler sonra duyunca gercek adini, gayri ihtiyari kendisine
seslenen Krala donuvermis ve "Neler oldu Ahmet, evladim anlat basindan gecenleri
bana!" diyen kralina butun olanlari bir bir anlatmis. Bunun uzerine Kral "Peki
gunesin bana gonderdigi mektup?" diye sorunca da hemen odasina kosarak, sandiktan
cikan mektubu almis ve Kral' a vermis, mektupta su satirlar yer aliyormus,
GUNESE YAZI YAZILMAZ....
YAZILAN YAZI ISE BOZULMAZ.........